Deprem nasıl oluşur kısaca açıklarsak, yer kabuğunda biriken elastik enerjinin saniyelerle ölçülebilecek kısa sürede açığa çıkmasıyla oluşan dalgalanmanın meydana getirdiği sarsıntıdır. Yer sarsıntısı veya zelzele ismiyle de anılan bir doğa olayıdır. Bu enerji boşalmasına neden olan, fay hattı olarak adlandırdığımız kırıkların oluşması / harekete geçmesidir.
Deprem nasıl oluşur konusunda başka bir önemli cevap da, kıtaların birbirini itmesi ile okyanus altında meydana gelen ve çoğunluğu 9 büyüklüğüne ulaşan mega depremlerdir.
Başlıklar
Depremin Büyüklüğü Ne İle Ölçülür?
Depremin büyüklüğü sismograf (sismometre) ile ölçülür. Bu cihazlardan alınan veriler, çeşitli matematiksel formüller ile hesaplanır ve ortaya depremin büyüklüğü dediğimiz sayısal sonuç çıkar. Ülkemizde gerçekleşen bazı depremlerin büyüklükleri şu şekildedir:
- 1939 Erzincan depremi büyüklüğü: 26 Aralık 1939 tarihindeki bu büyük deprem, 7,9 büyüklüğündeydi.
- 17 Ağustos 1999 depremi büyüklüğü: 99 depremi büyüklüğü; 7,4 olarak hesaplanmıştır. Bazı yerbilimciler, depremde kırılan fayın uzunluğunun 120 kilometrenin üzerinde olması nedeniyle, bu büyüklüğü 7,6 olarak açıklamaktadır.
- Van depremi büyüklüğü: 23 Ekim 2011 tarihinde gerçekleşen Van depremi’nin büyüklüğü 7,2 olarak açıklandı.
- 26 Eylül 2019 Silivri depremi: 26 Eylül İstanbul depremi, 5,8 büyüklüğünde idi.
- 2020 Elazığ depremi büyüklüğü: 24 Ocak 2020 Elazığ depremi 6,8 büyüklüğünde idi.
- Son İzmir depremi: 30 Ekim 2020’de gerçekleşen İzmir depremi, AFAD’a göre 6,6 büyüklüğünde, Kandilli Rasathanesi’ne göre ise 6,9 büyüklüğünde idi.
- Beklenen büyük İstanbul depremi de, en az 7 büyüklüğünde beklenmektedir.
Bu depremlerin büyüklükleri, sismograflardan alınan verilerin matematiksel formüller ile hesaplanması ile, moment magnitüd büyüklüğü şeklinde açıklanır.
Hangi Büyüklükteki Deprem Hissedilir?
3 ve altı büyüklükteki depremler insanlar tarafından genellikle hissedilmez. 3,5 ve üzeri depremler ise hissedilir. Ülkemizde her gün onlarca küçük (mikro) deprem meydana geliyor. Türkiye’deki yıkıcı depremler, genellikle 6 ve üzeri büyüklüklere sahiptir. Örneğin, 1 Mayıs 2003 tarihindeki Bingöl depremi 6,4 büyüklüğündeydi ve 176 yurttaşımız hayatını kaybetmişti.
Yeryüzüne yakın, yani sığ depremlerin etkileri daha kuvvetli hissedilir ve daha yıkıcı olurlar ancak daha dar bir alanda hissedilirler. Derinde gerçekleşen depremler ise çok geniş bir alanda hissedilirler ancak yıkıcı etkileri daha azdır. Ülkemizdeki depremler, daha çok 5 – 20 km arası derinlikte gerçekleşir ve sığ depremlerdir. Bu nedenle, yıkıcılıkları fazladır.
Ülkemizde en bilinen fay hatları, Kuzey Anadolu Fayı ve Doğu Anadolu Fayı’dır.
Deprem Öldürmez Bina Öldürür Sözünü Açıklayınız
Eski Kandilli Rasathanesi Genel Müdürü ve yerbilimci Ahmet Mete Işıkara, depremde sağlam yapıların önemini anlatmak için, “deprem değil bina öldürür” demişti. Bu söz ile demek istediği, depremin tek başına insanları öldürmeyeceği, ancak bizim çürük binalar inşa etmemiz durumunda depremin öldürücü olacağı şeklindedir.
Depremde binalarımızda meydana gelen sıva çatlağı gibi hasarları da önemsemeli ve mutlaka uzmanlar tarafından denetimini yaptırmalıyız.